M.Ö. 1200 yılında buraya Frigyalılar gelmiş. Sapanca, M.S. 378 yılında Bitinya Krallığı tarafından kurulmuş. 391 yılına ait bir Lazca kaynakta ise Siphonensis Lacus adı kullanılmış. Doğu Roma İmparatorluğu döneminde ise Sofhan, Sofhange ve Buanes isimleriyle anılmış.

1075 yılında Anadolu Selçuklular buraya gelince Ayan ve Ayanköy olarak isimlendirilmiş. Haçlı Seferleri sırasında da Bizanslılar buraya yerleşmiş. Yani bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış.
Sapanca, İstanbul’a yakın olması sebebiylede en çok ziyaretçisini buradan alıyor diyebiliriz. Özellikle haftasonları ve bayramlarda yoğun olan Sapanca doğa turizminin önemli noktalarından biri. Marmara Bölgesi turizmi için de değerli bir yere sahip. Buraya geldiğinizde Sapanca-Maşukiye turlarına katılabilirsiniz. Bölge her mevsim ideal bir coğrafi yapıya sahip.

Kışın, Sapanca tıpkı Karadeniz gibi bol yağış alan bir yer. Yazları sıcak, ilkbaharda alabildiğince yeşil ve yazın ise güneşli havaların keyfini yaşayabileceğiniz turistik bir bölge.
Sapanca’da çadır kampı yapabileceğiniz yeşillik alanlar oldukça fazla… Burada doğayla iç içe, huzur dolu birkaç gün geçirmenin mutluluğunu yaşayabilirsiniz. Kamp için Çiğdem Yaylası’nı tercih edebilirsiniz. Burası Sapanca’ya 20 kilometre mesafede yer alıyor. Ülkemizin en güzel yaylarından biri diyebiliriz. Burası bir çok yazar ve gezginci tarafından ülkemizin en güzel on yaylasından biri olarak seçilmiş. Burada çiğdemler açtığı için adını da bu özelliğinden almış. Yayla özellikle ilkbahar ve sonbaharda mükemmel bir güzelliğe sahip oluyor. Burası Marmara Bölgesi’nin de en yüksek yaylası… Yaklaşık olarak 1500 metre… Burada piknik, mangal yapabilir, güneşin batışını izleyebilir, trekking gibi doğa sporlarını yapabilirsiniz.

Buraya gelmişken mutlaka İstanbul Dere’yi görmelisiniz. Kayın ve kestane ağaçlarının arasından akan derede yürüyüş parkuru da bulunuyor. Aynı şekilde Aygır Deresi’de eşsiz doğa güzelliğine sahip yerlerden biri. Maşukiye’den Kartepe’ye doğru uzanan yolda bulunuyor. Burası her mevsim ayrı bir güzelliğe bürünüyor. Dere su kaynağını ise Kartepe’nin eriyen karlarından sağlıyor.

Eşsiz doğa harikası görüntüsüyle dikkat çeken Sapanca Gölü’nde her mevsim keyif alabileceğiniz bir yer. Gölün kenarında kahvaltı ve mangal yapabilirsiniz.
Kısacası Sapanca, İstanbul’un gürültülü, yorucu ve stres dolu şehir hayatından kaçıp, bir nebze olsa da dinlenmek, huzur bulmak için gelinebilecek doğa harikası yerlerden biri.

[insert page=’kocaelide-yapilacak-seyler’ display=’content’]