Bolu Gezi Rehberi

Spor Dalları

---

Sporseverler, Bolu’da buluşuyor

Kültür ve doğa turizmi ile öne çıkan Bolu, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken birçok spor faaliyetiyle de adından söz ettiriyor. Söz konusu spor dalları içinde ise; atıcılık, avcılık, atletizm, badminton, basketbol, beyzbol-softbol, bilardo, binicilik, bisiklet, bocce bowling, dart, boks, briç, buz hokeyi, jimnastik, hokey, dağcılık, dans, eskrim başta geliyor. Geleneksel spor dalları içinde özellikle güreş, izcilik, judo, kano rafting, motosiklet, muay thai, okçuluk en çok tercih edilen spor dalları arasında yer alıyor.

---

Bolu’da Gezilecek Yerler

---

Tarih ve doğaya açılan bir kapı, akıllardan çıkmayacak bir tatil

---

Abant, Yedigöller, Kartalkaya gibi Türkiye’nin en popüler gezi rotalarına ev sahipliği yapan Bolu, görülmeye değer doğal güzellikleri ve tarihi değerleri ile keyifli tatil duraklarından birini oluşturuyor. Ülkenin en popüler tatil destinasyonlarını bağrında saklayan Bolu, yılın her dönemi, her mevsimi farklı bir tatil ve gezi imkanı sunuyor. Bolu’nun el değmemiş bakir gezi alanlarını sizin için sıraladık.

---

Yedigöller Kamp Alanları

Türkiye coğrafyasının en güzel parçalarından biri olan Yedigöller, büyük bir milli park özelliği taşıyor. Yedigöller’de günübirlik geziler yapılabilir, isteğe göre kamp kurulabilir. Birçok doğa sporuna uygun olan bölge, daha çok kamp alanı olarak kullanılıyor. Kamp kurmak için hangi bölgeyi seçmeniz gerektiğine siz karar vereceksiniz ancak buna karar verirken belli kriterlere dikkat etmek gerekiyor. Çünkü Yedigöller’in her noktası kamp kurmak için uygun olsa izin verilmiyor. Her mevsim farklı güzellikler ile bu bölgede özellikle yaz ve bahar aylarında kamp yapmanızı öneriler doğrultusunda mutlaka değerlendirmelisiniz. Çadır kampı kurmak istemiyorsanız, Milli Park içinde dağ evi kiralama lüksünüz var. İsterseniz park alanına yakın konaklama tesislerini de tercih edebilirsiniz. Eğer parka yakın otellerde konaklamayı düşünüyorsanız, Yedigöller’e ulaşmanız biraz uzun sürebilir. Fakat gün boyu yapacağınız geziler sizlere bu durumu mutlaka unutturacaktır.

---

Yedigöller’de kamp yaparken dikkat etmeniz noktalar;

1. Milli Park içinde bulunan göllere girmeyin. Göller oldukça derin olması nedeniyle tehlikelidir.
2. Genellikle tuvalet bulunan kamp bölgelerini tercih etmeye özen gösterin.
3. Yanınıza yeterli miktarda yiyecek bulundurun. Milli Park içinde yiyecek bulmak zor olabilir. Almayı düşündüğünüz yiyeceklerinizi Bolu merkezden tedarik edebilirsiniz.
4. Kamp yaparken gündüzleri çevreyi keşfetmek isterseniz yanınıza küçük bir tebeşir alıp her beş ağaçtan birine işaret koyarak, dönüş yolunuzu bulabilirsiniz.
5. Günümüze kadar doğasını koruyan bu şahane güzellik birkaç günlük kamp yapmak isteyenler için en ideal bölgelerden biridir. Kampa giderken yanınıza fotoğraf makinenizi almayı unutmayın.

---

Yedigöller Milli Parkı

Yedigöller Milli Parkı 550 hektarlık bir alana sahiptir. Park, vadiler arasında bulunan Büyükgöl, Nazlıgöl, Seringöl gibi yedi gölden oluşur. Çeşitli ağaçlarla zenginliğini artıran Milli Park bu yönüyle tercih edilen alanların başında gelir. Buna ilave parkta ilk kültür alabalığı üretme istasyonu kurulmuştur. İstanbul’a yaklaşık dört buçuk saat uzaklıkta olan Yedigöller, 1965 yılından bu yana Milli Park olarak koruma altına alınmıştır. Kamp yapma gibi bir imkan da bulabileceğiniz bir yer olan parkta,  hem kamp yapabilir hem de doğayla baş başa huzur dolu vakit geçirebilirsiniz. Bir hafta sonunuzda aileniz ve sevdiğiniz dostlarınızla piknik yapmak için oldukça ideal olan park içinde Kapankaya’ya çıkıp bu eşsiz manzarayı bir de yüksekten seyredebilirsiniz. Bu manzarayı gördükten sonra zaten ilk fırsatta tekrar gelmek isteyeceksiniz. Turistik bir gezi yeri olan Yedigöller Milli Parkı tüm güzellikleriyle her mevsim misafirlerini ağırlamaya devam ediyor.

---

Gölcük Milli Parkı

Bolu’nun merkezinde, ortalama 1217 metre yükseklikte bulunan ve doğal güzelliğiyle, sahip olduğu yeşil alanlarıyla koruma altına alınan Gölcük Milli Parkı her mevsim yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Gölcük Milli Parkı, koruma altına alınmadan önce mesire yeri olarak kullanılıyor ve bölge halkı tarafından özellikle hafta sonları piknik yapmak için tercih ediliyordu. Fakat bu doğal manzaraların bozulmaması için 2011 yılında Milli Parklar Kanunu kapsamında Tabiat Parkı olarak ilan edildi. Günümüzde mesire yeri olarak ayrılan bölümde kafeterya, konukevi, mescit, WC, çeşme ve kır gazinosu ile gelen misafirlerini ağırlayan parkta her ihtiyaca yönelik yapılanma bulunuyor. Tabiat parkının tamamı ise; gürgen, kayın ve göknar ağaçları arasında doğal bir peyzaj güzelliğe, yürüyüş parkuruna, piknik alanlarına ve seyir teraslarına sahip. Gölcük Milli Parkı, her mevsim gidilebilir bir nokta olsa da, genellikle bahar ve yaz aylarında ziyaret ediliyor.

---

Akşemseddin Türbesi

Bolu Göynük’ün mistik mekanlarından biri olan Akşemseddin Türbesi, 1464 yılında Fatih Sultan Mehmet’in isteği üzerine yapıldı. Türbeye, Göynük’teki Gazi Süleyman Paşa Türbesi’nin avlusunda bulunması nedeniyle kolaylıkla ulaşılabiliyor. Akşemseddin Türbesi’nin yapımında kesme taş kullanılmıştır. Türbenin içinde Akşemseddin’in oğulları Fakih ile Nurihüda’nın da sandukaları bulunuyor.1988 yılından bu yana her yıl bölgede Akşemseddin’i anma törenleri yapılır. Genellikle mayıs ayında yapılan törenlerde o tarihlerde Göynük’te olursanız,  Akşemseddin anma törenlerine katılabilirsiniz.

---

Gazi Süleyman Paşa Camii

Bolu Göynük’te bulunan Gazi Süleyman Paşa Camii, 1331-1335 yılları arasında inşa edildi.  Gazi Süleyman Paşa adına yapılan ilk cami özelliği taşıyan cami, 1875 yılında bir sel baskınında yıkıldı. 1878 yılında ise II. Abdülhamit tarafından tekrar inşa edildi. Günümüzdeki cami, orijinalliğinden uzak olup, Osmanlı mimarisini yansıtır ve dış mimarisi kadar iç mimarisiyle de beğeni toplar.

---

Ilıca Musa Paşa Camii

Bolu’nun Ilıca mevkiinde bulunan Ilıca Musa Paşa Camii, şehir merkezine beş kilometre uzaklıkta bulunuyor. Caminin kitabesi günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. Kitabede yer alan bilgiye göre 1510-1511 yılları arasında kızıl Ahmet Bey’in oğlu olan Musa Paşa’nın isteği üzerine yaptırılan Ilıca Musa Paşa Camii’nin mimarisi küçük olsa da, iç mekanıyla geniş bir alan hissi yaratır. Mimarisi kare planlı olup, çatısı ahşaptan yapılan caminin yapımında moloz taş kullanılmıştır. Ilıca Musa Paşa Camii, 1944 yılında meydana gelen depremde büyük hasar gördü. 1960 yılında tekrar inşa edildi.

---

Karamurat Gölü

Karadeniz Bölgesi’nin muazzam güzellikteki coğrafyasına eşlik eden Karamurat Gölü, Bolu ilinin Mudurnu ilçesi sınırlarında bulunuyor. Göl çevresine harika bir manzara sunmakla kalmıyor aynı zamanda gelen her misafirlerine huzuru bir atmosfer sunuyor. Karamurat Gölü, Mudurnu ilçe merkezine 30 kilometrelik bir mesafede yer alıyor. Gölün her üç tarafı da dağlarla çevrilidir. Göl, şehrin doğasının önemli bir parçası olmasına henüz koruma altına alınmadı. Karamurat Gölü, Bolu gezinizin en güzel parçalarından birini oluşturacaktır.

---

Karamurat Gölü’nün huzur dolu havasından sonra Kurtuluş Savaşı’nın izlerini taşıyan Zafer Kulesi’ni, Frigyalılar tarafından oyularak yapılan tarihi Seben Kaya Evleri’ni ve ‘Bolu’nun Pamukkalesi’ olarak adlandırılan Akkayalar Travertenleri’ni de gezilecek yerler listenize eklemeyi unutmayın.

---

Zafer Kulesi

Bolu-Göynük’te bulunan Zafer Kulesi, zarif mimarisi ile şehrin simgelerinden biri konumundadır. 1923 yılında inşa edilen Zafer Kulesi, Cumhuriyetin ilk dönemlerinde kaymakam Hurşit Bey tarafından inşa ettirildi. Kule, Bolu Göynük’ün ahşap mimarisine göre tasarlandı. 1960 yılında ise orijinal yapısını bozmayacak şekilde restore edilen Zafer Kulesi, Bolu’yu keşfetmek için bir gezi planlayan ilk uğrak yerleri arasında bulunuyor. Kurtuluş Savaşı’nın başarılarını sonsuza kadar mimarisinde saklayacak olan Zafer Kulesi’nden sonra Mudurnu Sülüklügöl’ü, Seben Gölü’nü, Akkayalar Travertenleri’ni ve Çubuk Gölü’nü de ziyaret ederek, şehrin doğasının tadını çıkarabilirsiniz.

---

Seben Kaya Evleri

Bolu’nun yeşilliklerle dolu bir ilçesi olan Seben, sadece Karadeniz’in doğal güzelliğini sunmakla kalmıyor aynı zamanda tarihi kalıntılarıyla da şehrin geçmişine ışık tutmayı sürdürüyor. İl merkezine 54 kilometre uzaklıkta olan Seben’e, ulaşım oldukça kolaydır. İl merkezinden yola çıkarak, kaplıca yolundan girildiğinde Karacasu beldesini geçtikten sonra Seben’e ulaşabilirsiniz. Seben Kaya Evleri, genellikle Solaklar Köyü’nde toplanmıştır. Buradaki kaya evleri Frigyalılar tarafından  o dönemde düşmanlardan korunmak için yapılan yapılardır. Turizm açısından kayda değer önem taşıyan Seben Kaya Evleri, yıl içinde birçok turist tarafından ziyaret ediliyor. Batı Karadeniz’in şehirleri arasında Bolu’da tatil yapma fırsatınız varsa Seben Kaya Evleri’ni mutlaka ziyaret etmenizi öneriyoruz.

---

Akkayalar Travertenleri

Bolu’nun Pamukkale’si şeklinde adlandırılan ve bölgesinde türünün tek örneği olan Akkayalar Travertenleri, Bolu-Mudurnu Karayolu’nun güneyinde Çepni Köyü’nün batısında yer alır. Doğu-batı doğrultusunda 250 metre uzunluğundaki Akkayalar Travertenleri, doğal yapısını koruyarak günümüze kadar gelebilmiştir. Seben Gölü’ne ve çevresindeki diğer doğal güzelliklere yakınlığı nedeniyle, tam bir gezi noktası olan travertenleri fırsat yaratıp mutlaka ziyaret etmelisiniz. Akkayalar Travertenleri yakınında piknik yapmaya olanak sağlayan donatıları ile eğlenceli vakit geçirebilirsiniz. Bolu’da görmeniz gereken güzellikler arasında; Abant Gölü, Çubuk Gölü, Bolu Müzesi görmeniz gereken güzellikler içinde yer alıyor.

---

Seben Gölü

Batı Karadeniz’in en büyük gölü olan Seben Gölü, il merkezine 32 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Abant Gölü’nden yedi kat daha büyük olan Seben Gölü, yapay bir göldür ve yapımına 2006 yılında başlanmıştır. Turizme kazandırılan Seben Gölü, çevresinde bulunan yeşillikler, mağaralar ve kaya evlere yakınlığıyla oldukça cazip bir konumda yer alır.

---

Aynı zamanda etrafında yaylalarda bulunan Seben Gölü etrafında piknik yapabilir, dostlarınızla keyifli vakit geçirebilirsiniz. Bolu tatilinizde görmenizi mutlaka istediğimiz Seben Gölü, her yıl yurtiçi ve dışından gelen ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor. Yeşil ve mavinin muhteşem uyumuna tanık olacağınız Seben Gölü, tatilinize huzur ve eğlence katacak.

---

Kartalkaya Kayak Merkezi

Türkiye’nin kış turizmi açısından kayda değer konuma sahip olan Kartalkaya Kayak Merkezi, özellikle snowboard sporu severlerin uğrak alanlarından biridir. Bolu’ya sadece 38 kilometre uzaklıkta olan Kartalkaya Kayak Merkezi’ne gerek kara gerekse hava yolculuğu ile çok kolay ulaşabilirsiniz. Bolu ile arasında 45 dakikalık bir mesafe olan Kartalkaya Kayak Merkezi, sezon başından sezon sonu kadar birçok turisti ağırlıyor. Kartalkaya, çevresindeki yer alan çam ormanları ise görsel bir ziyafet sunuyor. Sezon ise aralık-mart arasında başlıyor. Kayak merkezinde birçok  için konaklama merkezleri ile oteller bulunuyor. Kış ayına girdiğimiz şu günlerde dilediğiniz otelden yerinizi ayırabilir, sevdiklerinizle hoş bir tatil geçirebilirsiniz.

---

Çubuk Gölü

Göynük-Bolu yolunun 5.’ci kilometresinden sola dönerek, kolay şekilde ulaşabileceğiniz Çubuk Gölü, Kayabaşı Tepesi’nden inen heyelanın genişleyen vadiyi tıkaması sonucu oluşmuştur. 15 hektar büyüklüğünde ve deniz seviyesinden 1150 metre yüksekte olan Çubuk Gölü, kıyısında Gölbaşı mahallesi bulunur. Göl etrafında yürüyüş yaparak doğanın ve temiz havanın keyfini çıkararak, stres atabilirsiniz. Etrafı çam ormanlarıyla çevrili olan göl, özellikle günübirlik piknik yapmak ve kamp kurmak isteyenlerce tercih ediliyor. Çubuk Gölü balık avlamayı veya yürüyüş yapmayı sevenler için ideal bir ortam sunuyor.

---

Mudurnu Armutçular Konağı

2006 yılında Turizm Bakanlığı tarafından restore edilen Mudurnu Armutçular Konağı; güzelliği, mimarisi ile büyüleyici bir etkiye sahiptir. Mudurnu gezinizde sizleri geçmişe götürecek bu tarihi yapıyı mutlaka ziyaret etmenizi tavsiye ediyoruz.

---

Mudurnu Kanuni Sultan Süleyman Cami

1546 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından yaptırılan Mudurnu Kanuni Sultan Süleyman Cami, Osmanlı döneminde birçok anlamda Mudurnu’nun en parlak devrinin yaşandığı yıllarda yapılmıştır. Mimarisi ve geçmişten günümüze yansıyan tarihi dokusuyla cami, bölge açısından kayda değer önem arz ediyor.

---

Mudurnu Sülüklü Gölü

Mudurnu’ya 70 kilometre mesafede yer alan Mudurnu Sülüklü Gölü, adını bir zamanlar ağrıları dindirdiğine inandıkları ve göle üremeleri için salınan balıklardan sonra ortadan kaybolan sülük böceklerinden almıştır. Yaklaşık 300 yıl önce heyelan nedeniyle oluşan göl, tabiatın bizleri sunduğu eşsiz güzelliklerden biri olarak karşımıza çıkıyor. Göl içinde bulunan çam ağaçlarının yaz aylarında suların çekilmesi ile enteresan görüntülere sahne olması da yerli ve yabancı turistlerin ilgisini artırıyor. Etrafı yemyeşil çam ormanları ile kaplı olan Mudurnu Sülüklü Gölü etrafında tesis bulunmamasına rağmen hafta sonları birçok piknikçinin ziyaret ettikleri yerlerin başında geliyor.

---

Bolu Müzesi

1981 yılında ziyarete açılan Bursa Müzesi’nde etnografik ve arkeolojik eserler sergileniyor. Müzede sergilenen arkeolojik eserler; Osmanlı, Frig, Urartu, Lidya, Grek, Roma ve Bizans devirlerine ait, Neolitik Dönem, Eski Tunç Çağı’na ait eserlerde oluşuyor. Bolu ve çevresinde kullanılan geleneksel eski eşyalarda müzede sergilenmeye devam ediyor.

---

Bolu'da Gece Hayatı

---

Tatil yörelerinde ve şehir merkezinde her tercihe uygun eğlenceBolu’da aktif bir gece hayatı yoktur. Eğlence hayatı daha çok var ve kafelerde geçmektedir. Kartalkaya’daki oteller ise gece hayatı bakımından daha tatmin edicidir. Bulu, şehir hayatından kaçıp, kafa dinlemek isteyenlerin tercih ettiği bir şehir olduğu için kentte gece hayatı gelişmemiştir. Ancak keyifli bir akşam geçirmek isteyenler için merkezde farklı konseptlerde hizmet veren mekanlar bulunur. Akşamları canlı müzik performansı ile konuklarına keyifli saatler yaşatan mekanda alkollü veya alkolsüz içeceğinizi alıp şömine başında arkadaşlarınızla sohbet edebilirsiniz.

---

Kartalkaya’da gece hayatı civarındaki otellerin barları sabaha kadar hizmet vermeye devam ediyor. DJ performansları, partiler, üniversite şenlikleri gece hayatının olmazsa olmazı arasında yer alıyor. Kartalkaya’da gece eğlenceleri bazen karlar üzerinde devam ederken bazen de dans geceleri, after ski partileri ile unutamayacağınız bir eğlencenin kapılarının aralıyor. Kartalkaya’nın temposuna ayak uydurabileceğiniz gibi otelinizin lobisinde bembeyaz manzaraya karşı arkadaşlarınızla keyif yapabilir, huzurlu anlar yaşayabilirsiniz.

---

Bolu Yemekleri ve Bolu Mutfağı

---

Bolu’da bunları yemeden sakın dönme

Aşçıları ile ünlü Bolu’da Mengen’den yetişen aşçıların tarihi, padişah mutfağına kadar uzanıyor. Atatürk’ün aşçısı da Mengenliydi. Mengenli ustalar günümüzde bizim memleketimizde olduğu kadar diğer ülkelerde de artık tanınıyorlar. Her yıl yapılan Mengen Aşçılar Festivali kültür ve turizm açısından bölge ekonomisine can katıyor.  Yörede genellikle mutfak, yemek ve oturmak amacıyla kullanılıyor. Evlerin yapımında mutfağın geniş olmasına bu sebeple ayrıca özen gösteriliyor.  Yolunuz Bolu’ya düştüğünde ne yenir diye merak ediyorsanız, sizlere Bolu mutfağının zengin yemekleri üzerine de bir liste hazırladık. Aşçıları ile ünlü Bolu’nun yöresel yemeklerine göz atın ve Bolu’ya gidince bu yemeklerin tadına bakmadan dönmeyin. Bu kadar iyi aşçıların yetiştiği Bolu’da gerçekten bu açıların yapacakları yöresel yemeklerin tadına bakmadan mı döneceksiniz? İşte Bolu’nun yöresel yemekleri; yayla çorbası, patates çorbası, ovmaç çorbası, kızılcık tarhana çorbası, tarhana çorbası, yoğurtlu bakla çorbası, imaret çorbası, çiğ börek, kabaklı gözleme, acı su bazlamacı, çantıklı pide, etli mantı, ekmek aşı, patatesli köy ekmeği, kedi batmaz, mantar sote, orman kebabı bu lezzetlerden sadece birkaçı…