
Hilvan Gezi Rehberi - Urfa
Hilvan Gezi Rehberi
Hilvan ilçesi Urfa kentimize bağlı 13 ilçeden biri konumundadır. Hilvan il merkezine yaklaşık 56 kilometre mesafede yer alır. Hilvan ilçesine 1820 yıllarında Hacı Musa diğer adı ile Seymenler diye bir Kürt aşiret yerleşmiştir. Ardından yaşanan göç ile birlikte Türkler bölgeye gelmiştir. Kürtler ise başka yere taşınmak zorunda kalmıştır. Hilvan zamanla kalabalıklaşarak, bugün ki merkezi yapıya kavuşmuştur. İlçe daha önce Karacürün adıyla anılıyordu. Siverek ilçesine bağlı Uluyazı kasabasına bağlanan Hilvan, 1926 yıllında çıkan bir kanunla ilçe statüsüne kavuştu. İlçe, adını Gölcük yoluna 5 kilometre mesafede bulunan tarihi bir köyden almıştır. Hilvan kelime olarak bağış, tatlı veya hediye anlamına gelir.Köklü bir tarihe sahip olan Hilvan’ın birçok köyünde höyüklere rastlamak mümkündür. Zamanında söz konusu höyüklerin ilçenin ova şeklinde olması nedeniyle koruma veya gözetleme amacıyla yapıldığı düşünülmektedir. Fakat yapılan herhangi bir kazı çalışması olmadığından bu verinin kesin ve doğru bilgi olduğu söylenemez.
Şanlıurfa ilinin en çok yağış alan yeri olan Hilvan’da iklim şartları da buna göre şekillenmiştir. Yazları sıcak ve kurak, kışları ise soğuk ve yağışlıdır. İlçede arazi doğudan batıya doğru uzanmaktadır. Bu yüzden hafif dalgalı bir plato görünümündedir. Deniz seviyesinden 600 metre yükseklikte olan ilçede yöre insanı geçimini tarım ve hayvancılık ile sağlamaktadır. Elde edilen tarımsal ürünleri ise; arpa, buğday kenevir, mercimek, mısır, nohut, biber, soğan ve sarımsak olarak sıralayabiliriz. Bölgede, özellikle GAP Projesi kapsamında aktif olarak kullanılabilen sulama sistemleri sayesinde pamuk üretiminde de kayda değer artış sağlanmıştır. Tarımsal üretimin yanı sıra ilçede özellikle koyun ve keçi besiciliği de yapılmaktadır. Yörenin köklü bir tarihi geçmişi vardır. Buradaki ilk yerleşimin 1820 yılında Osmanlı döneminde gerçekleştiği kabul edilmektedir. Hacı Musa isimli bir Türkmen aşiret reisi, çevresindekilerle birlikte gelerek bölgeye yerleşmiştir.
Söz konusu dönemlerde, köy meydanındaki “kara dibek” taşı nedeniyle yöreye “Karacurun” adı verilmiştir. Cumhuriyet döneminde ise, Karacurun, Siverek ilçesine bağlı olan Uluyazı nahiyesine bağlı bir köy konumundaydı. Zamanla bağlı bulunduğu Uluyazı’ya göre daha çok gelişme gösteren ilçe, 1927 yılında ilçe statüsüne kavuşmuştur. Adı ise Hilvan olarak değiştirilmiştir. Hediye ve bağış anlamına gelen Hilvan ayrıca meyveleriyle ünlü belde anlamında da kullanılır.
Hilvan’a nasıl gidilir?
Diyarbakır-Şanlıurfa karayolu üzerinde bulunan Hilvan, bağlı bulunduğu Şanlıurfa il merkezine 56 kilometre mesafededir. Hilvan-Siverek arası 38 kilometre, Hilvan-Diyarbakır arası 130 kilometre, Hilvan-Viranşehir arası 140 kilometre, Hilvan-Harran arası 95 kilometre, Hilvan-Adıyaman arası 120 kilometre, Hilvan-Atatürk Baraj göleti arası ise 7 kilometre mesafedir.
Hilvan Gezilecek Yerler
Uluyazı Köyü Camisi
Uluyazı Köyü Camisi ilçe merkezine bağlı Uluyazı köyünde yer almaktadır. Bu cami, 1875 yılında düzgün kesme taşlarla yapılmıştır. Miharaba paralel üç sahanlı planla inşa edilen caminin sahanları, ikişer paye ile ortadan kemerle ayrılmıştır. Sahanların üzerini kuzey-güney doğrultusunda ahşap direkler kapatır. Direklerin üzerinde toprak damlar vardır. Mihrap sade ve süslemeden uzaktır. Caminin duvarları içten ve dıştan sıvanmıştır ve renkli boya ile boyanmıştır. Orijinal taş malzeme sadece son cemaat yeri kemer ve payelerinde görülmektedir. Üç gözlü son cemaat yerinin kemerleri yanlarda duvarlara, ortada iki paye üzerine kuruludur. Caminin minaresi bulunmaz. Son zamanlarda metal bir minare konulan cami daha sonraları maalesef yıkılıp yok olmuştur.Nevala Çori Höyüğü
İlçe merkezine bağlı Kantara köyünde yer alan Nevala Çori Höyüğü, yapılan resmi arkeolojik kazı çalışmalar sonucunda ilk Tunç, kalkolitik ve Akeramik Neolitik çağ tabakaları bulunmuştur. Başka bir ifadeyle, höyüğün geçmişi M.Ö. 8000-8500 yıllara kadar uzanmaktadır. Yerleşme yeri, kireç bir tepenin altında, uzunluğu 100 metre, genişliği 50 metre üzerinde kurulmuştur. İki dere tarafından sınırlanan bir teras üzerinde şekillenen höyüğün dinsel bir merkez olduğu düşünülmektedir. Yapılan kazılarda ise, dünyanın ilk heykeli olarak kabul edilen ve kireçten yapıldığı tespit edilen insan kafası figürü bulunmuştur. Ancak höyük, günümüzde GAP projesi gereği baraj suları altında kalmıştır.Özveren Köyü-Harami Burç
İlçe merkezinin güneydoğusunda yer alan ve ilçe merkezine 30 kilometre mesafedeki Özveren Köyü, halkın ifadesiyle Harami Burç köyünde bulunmaktadır. Kalıntıların kale veya kervansaray noktasında nasıl bir yapıya veya neye ait olduğu günümüzde halen bilinmemektedir. Ancak köy halkı tarafından ortaya atılan iddialara göre, kalıntılar günümüzden yaklaşık 90 yıl öncesine kadar ayaktaydı. Köylüler o yıllarda buralarda develerini beslediklerini ve geçiş kemerlerinin çok daha derinlere uzandığını anlatmaktadır. Ancak herhangi bir resmi arkeolojik kazı çalışması yapılmaması nedeniyle kalıntılar kendi haline terk edilmiştir. Söz konusu uzantılar üzerine köylüler ev yapmışlar. Duvarlar bakımsızlık nedeniyle yıkılmaya yüz tutmuştur.İnik Mağarası
İlçe merkezine bağlı Kırbaşı mahallesinde bulunan İnik Mağarası, ilçe merkezinin güney bölümünde kuytu bir alandadır. Üç katlı mağaralarda, kaya mezarları ve insan yaşam izlerine rastlamak mümkündür. Yerden yaklaşık 30 metre yükseklikte yer alan mağaralar derin bir vadinin içindedir. Höyüklü Garoz ya da Büyük Garoz köyünden 4 kilometre ileride, sessiz bir alan üzerinde bulunan mağaralara ulaşmadan su kuyusu, doğal su kaynağı ve çevreye dağılmıştır. Mağaraların en üst kısmında, yine yumuşak kayaya oyulmuş su sarnıçları ve sunaklar bulunur. Birbirine geçiş veren İnik mağaralarının içinde, yerlere ve duvarlara yapılmış ve ne amaçla yapıldığı bilinmeyen ilginç oymalar görmek mümkündür. Mağaralar sadece mevsimlik göçerler tarafından bilinmekteydi. Günümüzde hayvan ağılı olarak kullanılan mağaralar, mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında gelmektedir.Hilvan’da nerede ne yenir?
Yöre yemeklerinin lezzetleri yanında besin değerleri de çok yüksektir. Yemek yapma becerisinin yanında yaptıkları yemekleri misafirleriyle paylaşmak geleneği bütün Anadolu insanına özgüdür. Ancak Urfalıların misafir sevme özelliği, bu ilçede de hiç bir öğün misafirsiz yemeğe oturmayan Hz. İbrahim (A.S.)'dan gelmektedir. Hilvan’ın kendine has; çorba-dev (ayran çorbası), akbandır katmeri, mehlute yemekleridir. Bunların dışında lahmacun, çiğköfte, yumurtalı köfte, , mercimekli köfte, kazan kebabı, patlıcanlı kebap, tirit, söğürme, tava ilk akla gelen lezzetlerdendir.Hilvan’da doğa sporları
Peygamberler şehri olarak bilinen, tarihi ve doğasıyla her yıl binlerce turistin uğrak yeri olan Şanlıurfa, doğa sporları konusunda da bazı seçenekler sunmaktadır. Şanlıurfa genelinde başlayıp yavaş yavaş ilçe özelinde yaygınlaşmaya başlayan dağcılık ve su sporları ile ilgili çeşitli dernek ve kulüpler birbirinden ilginç aktiviteler düzenlemektedir. Bölge sahip olduğu doğal güzellikleri ile başta trekking olmak üzere yamaç paraşütü ve kaya tırmanışı gibi spor faaliyetlerine uygun yapısıyla öne çıkmaktadır.
Hilvan Gece Hayatı