TatilCity.NETTatilCity.NET

Kırklareli Gezi Rehberi

Kırklareli Gezi Rehberi

Kırklareli


Kırklareli Gezi Rehberi

Zengin tarihi birimi, doğası ve kültürüyle öne çıkan Kırklareli, Türkiye’nin kuzeybatısında bulunur. Tarihi yazıtlarda Kırk Kilise adıyla geçen şehrin ismi, 1924 yılında Kırklareli Milletvekili Dr. Fuat Umay’ın meclise sunduğu teklifle Kırklareli olarak değiştirilmiştir. Marmara Bölgesi’nde yer alan bir şehir; sekiz ilçe ve 173 köyden meydana gelir. Kuzeyinde Bulgaristan, batısında Edirne, güneyinde Tekirdağ, güneydoğusunda İstanbul ile komşu olan şehrin, doğusunda ise Karadeniz bulunmaktadır.
Binlerce yıllık tarihi boyunca Traklara, Perslere, Makedonlara ve Romalılara ev sahipliği yapan Kırklareli’nde tarihi kiliseler, çeşmeler, mağaralar ve manastır kentin kültürel mirasıdır. Hem görkemli tarihi yapıların etkisi hem de doğusundaki Karadeniz şeridi ve plajları sayesinde yılın her ayında turist çekmeyi başaran Kırklareli’nde mayıs-haziran ve eylül aylarında düzenlen ünlü yağlı güreş festivalleri, her yıl yerli ve yabancı birçok turist tarafından ilgiyle takip edilmektedir.
Trakya'nın en kuzeyinde adeta saklı bir cennet olan Kırklareli; Lüleburgaz, Babaeski, Vize, Pınarhisar, Demirköy, Pehlivanköy, Kofçaz ilçelerinden oluşmuştur. Yıldız Dağları'nın muhteşem doğası ile bütünleşen Trakya'nın bu muhteşem kenti, ziyaretçilerini büyük bir misafirperverlikle ağırlamaktadır. İstanbul’dan yaklaşık 213 kilometre uzaklıkta bulunan Kırklareli'ne yapacağınız üç saatlik bir yolculukla ulaşmak mümkündür. Eski ismi Kırk Kilise olan şehir, 1363'te Osmanlı topraklarına katılmıştır.
Kırklareli’ne gittiğinizde şehir merkezinde bulunan ve kentin en eski yapılardan biri olan tren garı sizi karşılayacaktır. Geçmişin en yakın şahidi olan gar, eski günlerdeki kadar hareketli olmasa da kentin tarihi hakkında çok şey anlatmaktadır. Kentte öne çıkan başka bir değer ise, Kırklareli Müzesi’dir. Şehrin hafızası konumunda olan bu müzede birçok arkeolojik ve etnografik eser sergilenmektedir. Kırklareli'nin fethi sırasında bugün Kırklar Tepesi olarak bilinen yerde Kırk akıncı şehit düşmüştür. Söz konusu şehitlerin anısına 1960 yılında Kırk Şehitler Anıtı yaptırılmıştır. Kentin en çok ziyaret edilen Kırk Şehitler Anıtı gibi Karagöz Anıtı da her yıl yerli ve yabancı birçok turist tarafından ziyaret edilmektedir. Şehrin simgesel yapıları arasında bulunan Karagöz Anıtı, Evliya Çelebi'nin seyahatnamesinde de yer almaktadır. Kırklareli'nin yüksek tepelerinde şehir savunmasında kayda değer rol üstlenmiş kalelere rastlamak mümkündür. Bu kalelerden en önemlisi Roma döneminden kalan Vize Kalesi'dir. Onu, Pınarhisar Kalesi takip eder.

Kırklareli’ye nasıl gidilir?

Kırklareli’ne karayolu, demiryolu ve havayoluyla ulaşabilirsiniz. Karayolunu tercih ederseniz Ankara, Bursaİzmir, İstanbul ve Antalya gibi büyük şehirlerden hemen hemen her gün otobüs seferi bulunmaktadır. Otogardan tüm ilçelerine hareket eden minibüs vardır. Kırklareli’ne demiryoluyla ulaşım, İstanbul-Edirne demiryolu hattıyla gerçekleştirilir. Kırklareli sınırları içinde bir havaalanı yoktur. Ankara veya Antalya’dan gelecek kişiler, 110 kilometre uzaklıktaki Çorlu Havaalanı'nı tercih ederler.  Çünkü havaalanından Kırklareli şehir merkezine düzenli ve ücretsiz otobüs servisleri ile ulaşım oldukça kolaydır.
Kırklareli Gezilecek Yerler

Kırklareli


Kırklareli’nde gezilecek yerler

Hızırbey Camii

Şehir merkezinde bulunan Hızırbey Camii’nin bir diğer adı da Büyük Camii’dir. 1383 yılında Köse Mihalzade Hızır Bey tarafından yaptırılmıştır. Kare planlı tasarlanan bu cami, bazı kaynaklarda Avrupa’nın en eski camisi olarak tanımlanmaktır. Duvarlarının dış yüzleri, kubbe kasnağı ve minaresi kaplamalarıyla dikkat çeker. Son cemaat kısmı ve avlu duvarı sonradan ilave olan caminin minaresi, kesme taş ve tek şerefeli, kütük kare ve külah kurşunludur. Yaşanan deprem sonucu hasar gören cami, Aydoslu Hacı Yusuf Paşa tarafından 1824 yılında onarıldı. Son olarak 2007’de Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından orijinaline uygun hale gelecek şekilde restore edildi. Hızrıbey Camii, aynı anda 1000 kişinin ibadet edebileceği bir kapasiteye sahiptir. Zengin kalem işi süslemeleri ile erken Osmanlı dönemi yapılarının bir örneği olma özelliği taşır.

Kadı Camii

Kırklareli şehir merkezindeki bulunan Kadı Camii, Emin Ali Çelebi tarafından 1577 yılında yaptırılmıştır. Önceleri yakınında bulunan bir mahkemeden dolayı Kadı Camii denilen yapı, bazı kaynaklarda Emin Ali Çelebi Camii olarak da anılır. Mimari açıdan, alt sıra pencerelerinin söveleri ve mihrabı, iyi bir işçilikle köfeki taşından yapılmıştır. Tavanı ve çatısı ahşap olan caminin, dört mahyalı ve üzeri alaturka kiremit örtülüdür. Caminin minaresi ise çok köşeli kütüklüdür. Hali hazırda ibadete açık olan caminin mihrabı mermerdendir. Avlusundaki mezarlıkta Osmanlı Dönemi mezar taşları vardır. Kadı Camii’nin doğu, batı ve güney cephelerinde iki kat şeklinde dörder penceresi bulunur.

Babaeski Köprüsü

İstanbul-Edirne asfaltının Babaeski Deresi’ni (Şeytan Dere) geçtiği, Babaeski’nin Lüleburgaz çıkışında yer alan köprü, 1633 yılında 4. Murat döneminde yapılmıştır. Muntazam kesme taş kaplı ve kargir bir köprü olan yapı nehir taştığında zedelenmemesi için, kemer aralarında büyük delikler bulunmaktadır. Nöbet hücreleri taş işlemedir. Kuzey tarafındaki nöbet hücresi aslına uygun olarak yeniden yapılmıştır. Osmanlı ordularının İstanbul’dan Rumeli’ye doğru uzanan sefer yolunun önemli geçiş noktalarından biri olduğundan tarihte yeri büyüktür. Köprünün selyaranları kuzeyde sivri, güneyde ise daireseldir. Ortasında ise güneyi gören tarafta kitabelik, kuzeyde ise balkon yer alır. Kitabe, beyaz mermer levhaya yazılmış beş satır yazı, kenarlarda da rozet ve çiçek motifli süslemelerden meydana gelir.

Sokullu Mehmet Paşa Köprüsü

Lüleburgaz Deresi üstünde bulunan köprü, Sokullu Mehmet Paşa tarafından Mimar Sinan’a yaptırılmıştır. Kervan ve posta yolları üzerindeki suları engellemek amacıyla yapılan köprünün Lüleburgaz tarafı orijinal piramit görünümünü korumaktadır. Diğer tarafı ise tamirat sırasında koni biçiminde inşa edilmiştir. Köprünün yapıldığı dönemde bu tarz yapılar genellikle aceleyle ahşaptan yapılmasına rağmen, Sokullu Mehmet Paşa Köprüsü özenle inşa edilip günümüze kadar gelen eserler arasında yer almaktadır. 84 metre uzunluğunda, 6 metre genişliğine sahip taş köprü, dört sivri kemerden oluşur. Köprünün selyaranları kuzey tarafta sivri, üstleri piramidal, güneyde ise dairesel, üstleri yarım kubbelidir. Güney tarafında, ortada bir balkon çıkıntısı bulunmaktadır. Ortadaki iki büyük kemer arasında ise tahliye gözü bulunmaktadır.

Vize Küçük Ayasofya (Gazi Süleyman Paşa) Camii (Kilisesi)

Kırklareli Vize ilçesinin Kale Mahallesi’nde iç ve dış surlar arasında yer alan yapı, Bizans İmparatoru Jüstinyen tarafından kilise olarak inşa edilmiş, 14. yüzyılda ise yeni bir düzenlemeyle cami olarak ibadete açılmıştır. Üç apsisi bulunan yapının kubbesi 16 köşeli tanbur üzerine oturtulmuştur. Yapı, kubbeyi tutan 1.30, 1.40 cm çapında ayaklar ve bunların yanında (arasında) bulunan sütunlarla üç bölüme ayrılmıştır. Mermer olan bu sütunların başlıkları korinth stildedir. Sütunlar gibi hali hazırda bulunmayan mozaikler, şekil itibarıyla Ayasofya ile St. İrene arasındaki kazıda bulunanlarla benzemektedir. 1997 yılında Kırklareli Müzesi ile T.Ü. Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü’nün müşterek bir çalışması ile kısmi bakım ve temizliği yapılmış, 2007 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından aslına uygun bir restorasyon geçirmiştir.

Dupnisa Mağarası

Dupnisa Mağarası, Kırklareli ilinin Demirköy ilçesi Sarpdere Köyü sınırları içindedir. Trakya’nın turizme açılmış tek mağarası olma unvanına sahiptir. Mağara iki kata ve üç girişe sahiptir. Kendine özgü doğal yapısı ve özellikleriyle kentte görülmesi gereken yerler arasında bulunmaktadır. Her yıl yerli ve yabancı birçok turist tarafından ziyaret edilen Dupnisa Mağarası, 3 bin 200 metre uzunluğundadır. Türkiye- Bulgaristan sınırını çizen Rezve Deresi de yine mağaranın içinden çıkan doğal kaynak suyundan oluşmaktadır. Sadece Kırklareli’nin değil, Türkiye’nin kayda değer önemli turizm merkezlerinden biri olan Dupnisa Mağarası’nı mutlaka ziyaret etmenizi öneririz.

Istranca Dağları (Yıldız Dağları)

Istranca Dağları Trakya'nın Karadeniz kıyılarına paralel olarak, Bulgaristan'dan İstanbul’a kadar uzanan 300 kilometrelik bir dağ sıralamasıdır. En yüksek noktası Kırklareli’ndeki yaklaşık 1.031 metrelik Mahya Dağı zirvesidir. Dağcılık, kampçılık ya da doğa yürüyüşüyle ilgilenenlerin gitmeyi tercih ettiği alanda eskiden kayın ormanı varken, şimdilerde maki ve kızılçam görülmektedir. Yıldız Dağları kuzeyden Karadeniz'e dökülen, güneyde de Ergene'ye ulaşan akarsular tarafından bölünür. Yıldız Dağları Kırklareli’nin en dağlık kesimlerini oluşturur. Ergene havzasına doğru giderek alçalan platolara dönüşür. İlin kuzeyinde ise Limanköy Platosu ve Demirköy Platosu bulunmaktadır.

Aya Nikola Manastır

Vize ilçesine bağlı Kıyıköy’de Papuçdere yolu üzerindeki güney yamaçta görülen Aya Nikola Manastırı, Bizans zamanında Jüstinyen döneminde yapılmıştır. Dünyanın en eski taş oyma manastırlarından biri olan Kıyıköy Aya Nikola Manastırı, 6. yüzyıldaki Jüstinyen dönemine ait olup, günümüzün en iyi kaya manastırı örneğidir. 19. yüzyılda önüne ahşap bir mekân yapıldığına dair buluntular vardır. Zemin katı kilise olarak planlanan manastırın bodrum katı ise ayazmadır. Kayalara oyularak meydana getirilmiş kademe halinde hücreler de keşişlere ait dinlenme yerleri olarak düşünülmüştür. Manastır, Kıyıköy beldesine 700 metre uzaklıktadır ve yıllık ortalama 150.000 yerli-yabancı turist tarafından ziyaret edilir.

Kırklareli Mutfağı

Hayvancılık ve denizciliğin önemli geçim kaynağı olduğu Kırklareli’nde et ve süt ürünlerinin yanı sıra balık çeşitleri ve deniz ürünlerine de sıklıkla rastlamak mümkündür. Söz konusu ürünlerin Kırklareli mutfağında önemli bir yeri vardır. Köfte, keşkek, zerde, tuzlu bir kek çeşidi olan plaska, sütlü tatlı çeşidi kaymaçina, kıymayla hazırlanan çoban böreği ve kalın kıyı, yöreye özgü üzümden yapılan içecek hardaliye ve sini mantısı, kente özgü yemek çeşitlerinin başında gelir. Kırklareli yöresinde birçok çorba çeşidi yapılır.
Bir tür işkembe çorbası olan Değirmendere, hamur kullanılarak yapılan Umaç çorbası, et suyundan yapılan Höşmel ve Anadolu'nun her yerinde bolca tüketilen tarhana yöreye özgü çorba çeşitlerindendir. Kırklareli mutfağı sebze yemekleri ve çeşitleri açısından da oldukça zengindir. Yoğurtlu borani yemeği, unlu labada ile yapılan toğga, patlıcan biber közlemesinden elde edilen manca ve lahana yemeği kapuska bölgede en çok tüketilen sebze yemeklerindendir. Düğünlerin ve davetlerin gözdesi ise kuşkusuz yahnidir.
Et haşlama, tas kebabı, hıdrellez kuzusu, ciğer tava ve Kırklareli Köftesi yöresel et yemeklerinin sadece birkaçıdır. Deniz ürünleri açısından da zengin bir mutfağa sahip olan Kırklareli’nde; çinekop, lüfer, tekir, barbun, hamsi, istavrit ve palamut bolca tüketilir. Palamut ve torik balıklarının lakerdası ile kefalin pilakisi yöresel balık yemeklerinden en bilinenidir. Kırklareli mutfağının tatlı bölümünde ise şerbetli tatlılar başı çeker. Hurma tatlısı, baklava, irmik, kadıngöbeği, ekmek ve kabak tatlısı ile höşmerim ilk akla gelenleridir.
İstiklal Caddesi üzerinde bulunan ve yüz yıllık bir binada hizmet vermeye devam eden 288 Restoran, yörenin ünlü yemeği tavuk kapaması için gidebileceğiniz en uygun mekandır. Hotel Endorfina Hotel Restoran ise şehir merkezinin dışında, Kıyıköy’dedir. Gusto Celepoglu Konağı Yayla Caddesi üzerinde oldukça şık bir mekândır. Burada mercimek köftesi, güveçte yürek yahnisi, polenta yatağında kuzu incik, ekmek tatlısı, irmik helvası yemenizi mutlaka öneririz. Lüleburgaz’da Fındıklı Sokak bulunan Yeşil Park Köftecisi, daha çok bir esnaf lokantası tarzında hizmet verir. Köftesi ve kelle paça çorbasıyla ünlü olan mekanda siz de sevdiklerinizle hoş bir akşam yemeği yiyebilirsiniz.
Kırklareli Gece Hayatı

Kırklareli Gece Hayatı


Kırklareli’nde gece hayatı

Geçmiş yıllarda çok etkin olmayan Kırklareli gece hayatı, yeni mekanların açılmasıyla biraz daha hareketlendi. Line Bar, The Peak Club veya Beirut Music Hall’da canlı müzik dinlemenizi tavsiye ederiz. Köşem Pub, Kaptan Pub, Deep House Republic ve Joker Bar ise sevdiklerinizle içki içmek için ideal mekanlar olabilir. Merkezde bulunan Papazın Evi Cafe & Restaurant, Henry Jones Kırklareli, VeRa Cafe, Bukalemun gibi mekanlarda kareoke, canlı müzik dinleyebilir ve çeşitli aktivitelere katılabilirsiniz.
Yayla Caddesi'nde bulunan Papazın Evi Bistro Cafe eğlenceli bir gece geçirmek için iyi bir seçenek olabilir. Sungurbey Caddesi'ndeki Henry Jones Cafe'de ise et yemeklerinden kahvaltı menülerine kadar istediğiniz her şeyi bulabilirsiniz. Bu Cafe'de akşam saatlerinde arkadaşlarınızla keyifli vakit geçirmeniz mümkündür. Demirköy'deki İğneada Resort Hotel&Spa içinde yer alan Flight Bar ve merkezde bulunan Mutlu Cafe&Bar kentte öne çıkan diğer eğlence yerleridir.